12 Ağustos 2012 Pazar

Bazen Oturup Her Blogu İncelerim

Bazen diyorum acaba blogumu kapatıp böyle bol yemek tarifli, bol örgülü, bol makyajlı bir blog mu açsam?
Bunu söylerken, inanın kimseye bir laf sokma, bir polemik yaratma muhabbetim yok.
İtiraf etmek gerekirse, benim de severek izlediğim, muhabbetine doyamadığım çok blogger arkadaşım var.

Ama benimkisi tamamen duygusal nedenler.

Ne bileyim;
En azından okunurum.

Bazen burada yazarken, sanki kendi kendime yazıyor, çiziyor ve kimse tarafından fark edilmiyormuşum gibime geliyor. Sonra ansızın, pat diye düşen bir yorum oluyor, beni fena mutlu ediyor. Mesela, AYE var,sağolsun, bana yorum yapar, beni mutlu eder.
Ama yine de ne bileyim.

Bir çok blogu incelerim ben mesela.
İnsanlar ne yazar nasıl yazar neye bakar diye didiklerim blogları. Bazılarına güzel bazılarına ise sivri yorumlar yaparım. Çoğu beni kaile alır, kimisi ise skine takmaz.

Özellikle, tema ve yazı karakteri önceliğimdir. Ancak, en önemlisi, dilimizi kullanma şeklidir.
Benim de taaam diye yazdığım anlar olmuştur, olur da öyle bilerek, hani isteyerek yazılmıştır, cahillikten dolayı değil.

Evet, buna cahillik diyorum, çünkü -bilhassa- kendi dilini adam gibi kullanmayanların bir an önce blog alemini ve mümkünse mevcut durumunu terk etmelerini dilerim.

Mesela, herkes kelimesini herkez diye yazanlar bizden değildir.

Ya da;

Hala konuşma dilinde kasti olmadan yazanlar bizden hiç değildir.

Ben burada bizden değildir, bizden değildir diye yazarken, az önce ismi lazım değil bir bloga girdiğimde şok oldum, hatta felç geçirdim.

İsterseniz buna, ayol karı kudurmuş, kıskançlığından çamur atın deyin, dilerseniz de gelin sırtımı sıvazlayın aslansıııın kralsın naaaan deyin fark etmez. Fikrimden öteye adım atmam.

Blogun adı sanı cidden önemli değil, içeriği kozmetik. İşte, deneyip de tanıtılan ürünler, bilindik bir klasik yani. Mesela, ben bu konuda, yaaaani kozmetik blogu konusunda Chunli'yi tek geçerim. Cancanım nasıl da süper blog yazar, bloguna nasıl da sahip çıkar bilirim. Bu blog da diğer sıradan kozmetik blogları gibi. Ama gelin görün ki 600 + izleyicisi var. Buraya kadar bir sıkıntı yok ama sıkıntı şurada:

* Kullanılan dil çok yapay, çok basit, çok kötü. Evet, belki benim blogum kadar ağır küfürlü, bol hakaretli değil ama berbat bir Türkçe'yle yazılmış, harflere, eklere dikkat edilmemiş.
* İçerikler olabildiğince yüzeysel geçilmiş. Tanıtılan ürünler, sadece bunu şurdan aldım, bu bu kadar, bunu önerdiler diye geçilmiş, adam akıllı bilgi verilmemiş, sadece ne kadar zengin(!) sınıfından olduğu, alınan kozmetik ürünleriyle vurgulanmış da vurgulanmış.
* Ha bire saçma sapan post'lar yazılmış, yazılırken, konular çok alakasız kalmış. Ucu başı açık kalmış.
* Çekilişler yapılmış, yapılsın. Ama çekilişte hediye edilen ürünlerin çoğu başkasının hediyesi olarak verildiği not olarak eklenilmiş, bunu göz ardı edelim ama ben kendime aldım, 1-2-3 kere kullandım ayol beğenmedim, size gönderiyorum diye yarım,kullanılmış ürünler çekilişe konulmuş. Sanırım sterilizasyon nedir bilinmeye.

Ve dahası.

E bunlarda ne var diyebilirsiniz. Sizin için sorun olmayabilir ama ben çok taktım.
Neden mi?

Bu blog sahibi, Türkiye'nin en iyi üniversitesinde okuyan, üstelik en baba bölümlerinden birinde okuyan, 100% İngilizce okuyan, okumaya göt isteyen, göt isterken, götü kaldıran bir üniversite öğrencisi. Hani, o üniversitede 2 yıllık dandik, skindirik bir bölüm bile okusan ya da ne bileyim o üniversiteye ait herhangi bir sertifikaya bile sahip olsan, CV'ye gerek yok, o kadar.

Ve ben işte buna kızıyorum. Bu kadar taşşaklı bir üniversitede okuyan bir öğrenci, nasıl olur da bu kadar yoz, bu kadar berbat bir Türkçe'ye sahiptir. Şimdi ona sorsan, kesin ayyy İngilizce okumaktan böyle bazen zartzurt diye yorum yapar ki kendi dilini bilmeyen dil öğrenemez, öğretemez bu 1.kuraldır ki başka bir dili bilmek kendi dilinde anlatım ve imla hatası yapmana neden değildir.

Derken;

Böyle bir blogun 600+ izleyicisi varken, ben de diyorum, acaba gidip kendime bir blog mu açsam?

Üsturupsuz Alışveriş diye.

İşte o kadar.

Haksız mıyım ama?

21 yorum:

  1. PR'ını iyi yapmıştır. Biliyorsun sosyal medya bu konuda baya işe yarıyor. Çok satan kitaplarada bakarsan güzel ülkemin okuyucu kitlesi belli... Takılma bu kadar... Sen güzel yazıyorsun.

    YanıtlaSil
  2. malesef her parası olan bunu yapabiliyor. mesela bence moda bloğu ne giydiğin değil, sezonun kritiğidir. kendi kıyafetlerini -markalarını gözümüze sokarak YENİ SEZON diye bağırarak- çekmek değil bu sene neler olacağı nelerin tercih edileceğini yazmaktır bence. Diğeri kişisel bloğa girer.

    YanıtlaSil
  3. bloguma girip beni harika bloglar listesinde yaz.



    :P

    YanıtlaSil
  4. "Mesela, herkes kelimesini herkez diye yazanlar bizden değildir."

    Kesinlikle katılıyorum!!!

    Ah bir de "beyenen"ler var ki... Yahu ben şimdi böyle yazdığımda bile altını çizdi blogger, "yalnış" diye... Hala daha niye ısrar ediyorlar beğenen'e beyenen, yanlış'a yalnış demeye anlamıyorum. Belki biraz saplantılı gelebilir ama mesajlaşırken dahi anlamındaki de bağlacını ayrı yazan biriyle konuşuyorsam o kişi gözümden düşer bir anda.

    Çok güzel yazmışsın, eline sağlık. Umarım gereken yere gitmiştir :)

    YanıtlaSil
  5. @BK,
    Çok satan kitaplar zaten, felaket.
    Adam gibi kitap bilen kaç kişi?
    Belki ben de bilenlerden değilim ama hani keşke gazete okusak,kitap okusak.

    Mesela, kitap 20 lira, fazla. Ama bir rimel 14 tl, alınır.
    İlginç.

    @Ceren,
    Çok haklısın, dediğin ne doğru. Parası olan moda okur, olmayan öğretmenlik. Ekonomi herşeyi belirler, blogu bile.

    @X,
    Öyle bir anket mi yapsam yoksa?
    ueha.

    YanıtlaSil
  6. Zaman zaman yazılarınızı okuyorum. Kendinize has üslubunuz var ve bu üslübu beğeniyorum. Bu yazınızda Türkçe'yi bilmeyen blog yazmasın anlamına gelecek "kendi dilini adam gibi kullanmayanların bir an önce blog alemini ve mümkünse mevcut durumunu terk etmelerini dilerim." şeklindeki kısma katılmıyorum. Blog yazarlarının Türkçe bilmesi güzel birşey ve düzgün Türkçe kullanılması benimde arzuladığım bir durum ama Türkçe kurallarına göre yazamamak blog tutmaya engel değil. Bloglar kişilerin özgürce yazabildikleri sitelerdir. İlkokul mezunu olmasa bile okuma yazma bilen herkes blog açabilir. Bloglar kesinlikle bir kalıba sıkıştırılamaz. İsteyen takip eder isteyen etmez. Tercih meselesi

    YanıtlaSil
  7. yine kendini bilmezler sinirlendirmiş üsturupsuzu (: peki haksız mısın? tabii ki değil..
    beğendiğini dile getirdiğin blogları inceledim cidden çok hoş bir taşla iki kuş üsturupsuz bize böyle blog falan tanıt arada yani laf arasında (:
    bu arada üsturupsuz alışveriş bence hiçte fena fikir değil haberin olsun (:

    YanıtlaSil
  8. @Cries Ben,
    Evet evet evet, ne zaman ğ nin yerini y aldı. Hiç bir fikrim yok, bilmiyorum ama bunun önüne geçilmeli.

    @Tutarsızım,
    Meleğim valla sinirlendim, yani inan yazdıklarını görsen böyle dersin al bunu boğ.
    Tanıtırım blog, neden tanıtmayayım neticede blog bloga muhtaçtır:D

    YanıtlaSil
  9. @Erol Bey,
    Yorumunuz için öncelikli olarak teşekkür ederim.
    Ancak benim anlatmak istediğim bir nokta atlanmış:

    Ben blogger olmak için illa da doktora yapmak gerektiğini söylemedim, tabi ki ilkokul mezunu dahi olsa insanın blogu olabilir, dahası illa okul okuması gerekmez . Tabi ki bloglar insanların kendi özel, kendi şahsi ve kendi özgür alanıdır, her türlü yazı yazılır, her türlü muhabbet edilir, ancak birşeyler yazılırken de bence dilini düzgün kullanmalı insan. Bunun blog yazarlığıyla ya da başka birşeyle alakası yok, bu tamamen manevi bir şeydir.

    Ve yineliyorum, insanlar hatalı olabilir, kelimeleri yanlış yazabilir ancak blog açacak kadar teknolojiyle içli dışlıysa bir zahmet tdk'nın sitesine girip de kelimenin yazımına da bakabilir.

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  10. Ben de neden millet habire batan geminin faresi gibi terk ediyordu bloğumu diye düşünüyordum, öbür türlü de çok düz yazı be yazar. Hani denedim ama olmadı mutlu olmadım, şu film yazılarına da dedim kendimce birşeyler katıyım, yoksa herkeZ film incelemesi yapıyor :')) öperim, enişte online olsun tatilden sonra lazimsiniz bana.

    YanıtlaSil
  11. @Umut,
    Abicim düz yazı değil, yazına bir şekilde de mana katabilirsin ki zaten yazıların oldukça iyi ama herkeZ de olmasın be.

    YanıtlaSil
  12. bence yazıların gayet iyi ,
    illa ki yok arkadaş ben kendim olmak istemiyorum başkaları gibi yazıp çizmek istiyorum diyorsan o zaman farklı...

    YanıtlaSil
  13. @Sessizlik,
    Bence yazdıklarımı yanlış anlamışın, ben öyle birşeyden bahsetmedim ki.:S

    YanıtlaSil
  14. arada okuyorum seni nedense de hep gülüyorum. tek blog yeter. buraya koy arada moda yemek filan.

    dil yanlışları haklısın ama boşveeeer.
    :)

    YanıtlaSil
  15. @deeptone,
    Çünkü sizin söylemek istediklerinizin çoğunu ben saydırıyorum da ondan gülüyorsunuzdur, aklınızı okuyorum fena.

    Yok be başka blog falan açacak değilim, orada bir tiye alma söz konusuydu.

    YanıtlaSil
  16. yok öyle demedim.
    gülüyorum bakış açını iyi bulduğum için. gülmek olumlu anlamda. gülüyorsam hoşuma gidiyor demektir ki.
    :)
    sizin derken sanırım çoğul anlamda blogçuları kast ediyorsun. bilmiyorum belki söylemek istediklerini saydırdığın arkadaşlarımız vardır. normal ki bu.
    :)
    ama ben söylemek istediklerimin hepsini tam da istediğim şekilde söylüyorum zaten.
    :)
    herkes kendince söylüyor işte, hepimiz bişiler sölüyoruz ki.
    :)
    sen de oldukça iyi ifade ediyorsun zaten.
    :)

    YanıtlaSil
  17. @deeptone,
    Ters bişey anlamadım zati. Gerçi kendime güldürmem ne kadar iyiyse:) Yine de gülün yahu.

    Dediğin gibi herkesin bir söyleme tarzı var,hayırlısı bakalım:)

    YanıtlaSil
  18. iyidir bence güldürmek ki.
    :)

    YanıtlaSil
  19. ben yazilarini severek okuyorum
    ama simdi bunu okuduktan sonra bütün yazim ve imla kurallarini ögrenesim geldi. türkce zor bi dil ya, aci bana ._.

    YanıtlaSil
  20. @fulya,
    Teşekkür ederim Fulyacım, ama zor bir dil değil,neticede senin kendi dilin zor olmamalı ve inan her dil sana daha zor gelir:)

    Ps: Blogunu çok beğendim.

    YanıtlaSil

Vay Edepsiz!Ne Söyleyeceksen Söyle Hadi!